TİP Genel Başkanı Erkan Baş: Muhalefette tıpış tıpış bize oy verecekler hali var

Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı, Antalya’da 12punto Yazarı Tuluhan Tekelioğlu’nun sorularını yanıtladı. Muhalefetin seçime yönelik tutumuna eleştiri getiren Baş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le yaptığı görüşmeyi de aktardı.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, geçtiğimiz hafta CHP lideri Özgür Özel’i ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen görüşme sonrası iki parti ortak basın açıklaması yapmadı. Oysa kritik görüşme ile ilgili merak edilen çok konu vardı. Yaklaşan yerel seçimlerde, sol muhalefete kaybettirmeyecek bir tutum alma konusuna fikir birliğine varıldığı bilgisi verildi sadece.

TİP ve CHP’nin Sol’a kaybettirmeyecek ortak tutum kararına rağmen, CHP’nin bazı büyük şehirlerdeki belediye başkan adaylarıyla ilgili üzerine çektiği tepkiler, gözleri TİP’e çevirdi.

Bu kritik görüşmenin sonrasında, CHP’nin Hatay Büyükşehir Belediye başkanı Lütfü Savaş’ın yeniden adaylığının tartışıldığı gündeme geldi.

CHP’nin Antalya’da Muhittin Böcek ısrarı sosyal medyada bomba etkisi yaratınca, TİP’in Antalya Büyükşehir’den aday çıkarıp çıkarmayacağı merak konusu oldu.

TİP önceki akşam geniş bir katılımla, Antalya’da belediye başkan adaylarını açıkladı. Aslında merak edilen Muhittin Böcek ve Hakan Tütüncü’nün karşısına TİP’in çıkaracağı adaydı. Sürpriz aday dün açıklanmadı ama Erkan Baş’la Antalya’da, sıcağı sıcağına herşeyi konuşma fırsatı yakaladım.

blank

– Bir gün Hatay’da, ertesi gün Ankara’da, bugün Antalya’da, her gün başka bir kenttesiniz.. “Çok doluyum” diye başladınız konuşmaya. Neden dolusunuz?

-Geçen seçimde hayal ettiğimiz, arzu ettiğimiz, çaba harcadığımız başarıyı elde edemedik. AKP iktidarına son verememiş olmak, esas olarak muhalefetin görevini tam olarak yapamamış olmaması nedeniyle, bu yenilginin gerçekleştiğini düşünüyorum. Yazık oldu Türkiye’nin 5 yılına daha. AKP de elde ettiği o zaferle, deyim yerindeyse, ülkenin üzerinde tepiniyor, yurttaşı beterin beterine mahkûm ediyor, eziyor ve baskısını daha da arttırıyor, zorbalığını arttırıyor. Buna karşı da yenilmez bir AKP imajı oluşuyor. Yenilmez bir AKP imajı oluşmasını kabul etmiyorum ben. Türkiye’de iyi insanların, haktan yana insanların aslında çok daha güçlü olduğunu biliyorum ve bu iktidarın yenilmesi gerektiğini düşünüyorum.

– Hep iktidara karşı söyleminiz. Mesela bugün solun içindeki rekabet insanları, Türkiye’nin şu zor durumunda çok daha büyük bir umutsuzluğa sürüklüyor.

Türkiye’deki sorunların temel kaynağı iktidardır ama bu kadar kötü bir iktidarın yirmi yıldır hâlâ iktidar koltuğunda oturmasının da sorumluluğu doğal olarak muhalefettedir. Burada herkes ana muhalefetten başlayarak kendi payına düşen öz eleştiriyi yapmalıdır. Bu eksikleri telafi etmek için çaba sarf etmelidir.

Bizim özel olarak muhalefet içinde bir rekabet, muhalefetin içinde bir yarış gibi bir derdimiz yok. Türkiye İşçi Partisi seçime gireceği yerleri tespit ederken önce iktidara karşı en etkili pozisyon alabileceği yerleri tercih ediyor. Muhalefetin kendi içinde yarıştığı yerlerde şuna bakıyoruz. Bu yarıştan iktidar faydalanabilecekse orada bir daha düşünüyoruz, ama bunu yaptığımız yerler evet var ve bence olmak zorunda. Çünkü muhalefette de özellikle ana muhalefette iktidara karşı yurttaşta biriken öfkenin doğallığında, oyların kendilerine akacağına ilişkin bir tembellik hali var. Muhalefette “Tıpış tıpış bize oy verecekler” hali var. Toplumu buna mahkum etmemek lazım..

CHP, dün Antalya büyükşehir belediye başkan adayını açıkladı. Sosyal medyada bomba etkisi yaptı. Antalya’da CHP seçmeninin Muhittin Böcek’e bir muhalefeti var. Sosyal medyadaki güçlü tepki bunu gösteriyor. Bununla ilgili bir konuşmanız oldu mu? CHP lideri Özgür Özel ile?

Bütün Türkiye’deki ilçeleri ve illeri çok kabaca, üç kategoride inceleyebiliriz. Bir kısmı iktidarın ne olursa olsun “kazanırım” diye düşündüğü yerler. Türkiye İşçi Partisi buraları iktidarın çiftliği olarak görmeyecek, buralarda mücadele edecek. İkinci kategori, muhalefetin “ne olursa olsun kazanırım” diye düşündüğü yerler var. Burada da muhalefet “Ya ben burada zaten kazanıyorum. Halkın dediğinin ne önemi var?” Yaklaşımına girerse, halkı seçeneksiz bırakmamak üzere buralarda bir iddiayı ortaya koyacağız.

Antalya Büyükşehir adayınızı şimdi bugün açıklayacak mısınız?

Bugün Antalya’ya geldim ve bu akşam arkadaşlarla temel gündemimiz bu. Biz sonuçta imkânları, olanakları kısıtlı olan bir partiyiz. Hazine yardımı almıyoruz. Dolayısıyla her kuruşumuzu doğru hesap etmek durumundayız. Kazanabileceğimizi düşündüğümüz anda Antalya’da Büyükşehir Belediye Başkan adayını çıkartırız. Ama bu dayatma karşısında yurttaşların yan yana gelmesini de önemsiyoruz. Onu da söyleyeyim. Mesela tek başına TİP’ bir aday çıkarması değil. Antalya’daki tüm ilerici, sol, sosyalist, bunu kabul etmeyen, bütün yurttaşların yan yana gelebileceği bir zemini yoklayacağız önce.

Bunun için vakit var mı?

Vakit var. 20 Şubat son tarih. Seçimin 31 Mart’ta olduğunu unutuyoruz. Mart denince 1 Mart ile 31 Mart arasında otuz gün var ve seçim takvimi açısından uzun bir zaman. Biz hiçbir zaman şöyle bakmadık, yani sadece Türkiye İşçi Partisi’nin çıkarları ya da sadece Türkiye İşçi Partisi’nin yapması gerekenler değil. Yapması gereken tek başına bize kalırsa biz yaparız ama mümkünse bunu olabilecek en geniş güçlerle bir arada durarak yapmayı tercih ederiz. Hatay için aynı şey geçerli mesela. Ben Özgür Özel ile esas olarak Hatay’ı konuştum. Yani Hatay’da ortaya çıkan tabloya baktığımızda, o yıkımdan sonra, Lütfü Savaş’ın adaylığına bizim bir biçimde destek vermemiz, onay vermemiz falan söz konusu değil. Ama bu tabloda AKP rahatlamış durumda. Buna niye izin verelim ki koskoca Hatay’da, koskoca coğrafyada, orayı AKP’ye teslim etmeyecek bir irade şekillendirilebilir, CHP bunun bir parçası olmak isterse birlikte oluruz, olmazsa CHP’ye rağmen de böyle bir adım atabiliriz.

CHP’den gelen cevap ne oldu?

Lütfü Savaş’ın adaylığını bir kez daha değerlendireceklerini söylediler.

CHP Hatay Büyükşehir’de kendi adayında ısrarcı olurlarsa, siz kendi adayınızı çıkaracak mısınız?

Oradaki tüm demokratik güçlerle birlikte bir aday çıkartırız. Bu aday bağımsız bir aday da olabilir, TİP’in desteklediği bağımsız bir aday da olabilir. Birliktelik o eksende sağlanırsa Türkiye İşçi Partisi’nin doğrudan adayı da olabilir. Bir örnek vereyim, bir yaklaşım olsun diye; TİP bir şey söylüyor, diyor ki ; “Ortak aday çıkaralım mümkün olduğunca, muhalefet birleşsin”. Bunu örneğin yüzde bir iki, üç, beş on oyunuz olan yerde söylemeniz zaten şaşırtıcı değil? Bakın biz bunu nerede söylüyoruz? Defne gibi yüzde yirmi sekiz oyumuzun olduğu yerde söylüyoruz. Samandağ gibi yüzde yirmi yedi olduğu yerde söylüyoruz. Yani mesela Defne’de, Samandağ’da, Arsuz’da Türkiye İşçi Partisi Genel Merkezi bizim adayımız şu arkadaşımızdır, belediye meclis üyesi arkadaşımız budur dediğinde Türkiye siyaseti açısından baktığımızda çok normal bir davranış olur. Kimse bunu kınamaz. Ama biz bu kadar güçlü olduğumuz yerlerde bile kendi dışımızdaki bütün siyasi partileri, demokratik kitle örgütlerini, sendikaları, çevre örgütlerini gösteriyoruz.

Niye bu riski alıyorsunuz?

Çünkü hep birlikte yapmak lazım.

Yine bu söylemde kaybettiniz, genel seçimlerde?

Genel seçimlerde biz özel olarak kaybetmedik ki. TİP Genel Seçimlerde iddiasına uygun davrandı. Biz hayal kurmadık geçen seçimlerde. Söylediğimiz oyu aldık.

Yine de seçmen stratejik davrandı.

Evet seçmen bizim aleyhimize bir stratejik davranış içerisine girdi. Buna üzüldüm.

Bu blokaj nasıl kaldırılabilirsiniz? Seçmenin stratejik davranışını?

İnat etmek lazım, uzun soluklu düşünmek lazım. Bir de örnekler yaratmak lazım. Mesela şimdi genel seçimlerde bir stratejik oyun masalı uyduruldu ve bazı seçmenler buna inanıp diyelim ki İyi Parti’ye oy verdi. O iyi partiye verdikleri oy bugün AKP sıralarında temsil ediliyor. Seçmen stratejik oy dedi, laiklik için oy kullanırken, laikliğe karşı olan milletvekilleri yarattı. TİP’in halka yalan söylemediği gözüktü. Bunu gösterdiğimiz için, bu seçimlerde daha rahatız.

“SOSYALİST BELEDİYELER BİRLİĞİ KURACAK KADAR SAYIDA BELEDİYE KAZANMAK ÜZERİNE ÇALIŞIYORUZ”

– CHP’nin Beşiktaş’ta Nasuh Mahruki’yi aday göstermemesi, Hatay Büyükşehir Belediye başkan adayı olarak gösterilen tepkiye rağmen Lütfü Savaş’ta ısrarcı olunması, geçtiğimiz seçimlerde stratejik davranan bir kısım CHP seçmeninin TİP’e kaymasına sebep olabilir mi? Sizin stratejiniz ne olacak?

Bu seçmen topluluklarının CHP seçmenidir diyebilir miyiz? Emin değilim. Yıllarca Türkiye’de baraj olduğu için, stratejik oy verildiği için, iktidara karşı en güçlü odak olduğu için, sosyalist insanlar arasından da CHP’ye oy veren çok insan oldu. Dolayısıyla bu seçmen CHP’nin tapulu malı ve ölene kadar başka hiçbir partiye oy vermeyecek diye bir şey yok.

Bu seçimde şunu göstereceğiz; AKP’nin “benim tapulu malım” diye baktığı yerlerde sol sosyalist bir parti olarak TİP gidecek ve AKP’ye oy veren emekçiye de MHP’ye oy veren emekçiye de Türkiye gerçeklerini bir de kendi dilimizle anlatacağız. Bunun sonuç alacağını düşünüyorum. Biz AKP’nin kendi kalesi olarak gördüğü yerlerde AKP- MHP oylarını düşürmeyi hedefliyoruz. Orada bir alternatif olarak TİP’i geliştirmeyi düşünüyoruz. CHP’nin “ben ceketimi assam kazanırım” diye düşündüğü yerlerde CHP’nin bu yanlışlarına karşı gerçek bir sol seçeneği güçlendirmeyi hedefliyoruz. İddiam şu; Kaç belediye kazanacağız bilmiyorum. Türkiye’de bu seçimden “Sosyalist Belediyeler Birliği” kuracak kadar belediye kazanmak üzerine çalışıyoruz. İkinci bir hedefimiz daha var. AKP’nin de CHP’nin de birinci olduğu yerlerde, ikinci parti TİP olacak. Bu da önümüzdeki yıllar için Türkiye’de yeni bir seçeneğin doğması anlamına gelir. Bunun da en az belediye kazanmak kadar önemli bir iddia olduğunu düşünüyorum.

ESAS ÇAĞRIMIZ; TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ’NE

– Hatay TİP Milletvekili Can Atalay’ın gelecek hafta milletvekilliğinin düşürülmesi iddiası konuşuluyor.

İktidar bunun zamanını fırsatını kolluyor. Çok açık söyleyeyim, Yargıtay kararının Meclis’te okutulması şu anlama gelir; Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımaması yani Anayasa’yı tanımaması. Bir de meclis kürsüsünden ifade edilmiş, Meclis Başkanlığı da bu yanlışa ortak olmuş yani ben Meclis Başkanlığı’nın artık bu kadarını da yapamayacağını düşünüyorum. Geç ya da erken Can Atalay mutlaka tahliye olacak, Meclis’te görevini yapacak. Daha önce bu yanlışlar yapıldı. En son Ömer Gergellioğlu’na yapıldı ama bir süre sonra tahliye oldu geldi. Burada AKP kendisini teşhir ediyor. Ne kadar hukuksuzluk yapabileceğinin örneklerini gösteriyor. “Biz yüzde 52’yi aldık istediğimiz her şeyi yaparız. Yerel seçime de istediğimiz her şeyi yaparak her türlü hukuksuzluğu haksızlığı en üst derecede yaparak gidelim ki toplumun morali bozulsun.” Yani muhalifler bir şeyleri başarabileceklerine olan inançlarını tümüyle kaybetsinler istiyor. Biz de diyoruz ki “Kardeşim sen bugün için devlet olanaklarını ele geçirmiş olduğun için hukuksuzluklarını tepeye taşıyabilirsin ama biz bunlara alışmayacağız, bunları normal görmeyeceğiz, buna karşı mücadele edeceğiz.”

HERKES SORUMLU DAVRANSIN

-Anayasaya sahip çık mitingi yapılacak mı? Konuştunuz mu Özgür Özel ile?

O günkü toplantımızda gündem olmadı. CHP önemli dayanışma gösterdi. Şehitlerimiz vardı, ertelendi. İktidar tarafından ciddi provoke edilebilecek bir zemindi.Terörle mücadele konsepti diye tarif edilen şey aslında muhalefeti provoke etme hizaya getirme girişiminin bir ürünü. Önümüzdeki hafta da böyle bir gelişme ortaya çıktığında sadece CHP ile değil Saadet Partisi’yle, DEM Partiyle, bu hukuksuzluğa karşı tüm muhalefet güçlerinin bizim yanımızda duracağını düşünüyoruz, bekliyoruz. Anayasa’ya sahip çık mitingini kısa sürede gerçekleştirmek için girişimimiz olduğunu söyleyeyim. Biz bir TİP mitingi yapmak istemiyoruz . TİP miting yapsın da diğer dostlarımız da katılsın diye bir şey değil. Gerçekten tüm demokratik örgütlerin, sendikaların, en önemlisi esas çağrımız, Türkiye Barolar Birliği’ne. Bu konuda barolar birliğinin bir önderlik yapması ve tüm toplumsal kesimleri birleştiren bir karşı duruşu sergilemesini istiyoruz.

Barolar Birliği hukuk alanındaki yurttaşların sesidir. Sadece bir meslek örgütü değil.

-Bir manşet vermek isterseniz CHP lideri Özgür Özel ile toplantınızın manşetini siz belirleseniz, ne olur?

Biz kritik gördüğümüz yerlere ilişkin değerlendirmelerimizi, eleştirilerimizi paylaştık ama sorumluluk ana muhalefet partisinde. Onlar kendi üzerine düşeni yapmalı bize göre. Zaten “güçlü olan biziz ve istediğimizi yaparız, tüm muhalefet de buna uyar” diye düşünüldüğünde olumsuz sonuçlarını görüyoruz. Herkes sorumlu davranmalı. Oysa onlar bizden sorumluluk bekliyor. Ben de “herkes sorumlu davransın” diyorum. Manşet bu olabilir, Herkes sorumlu davranmalı!

-Çok şaşırtacak adaylarınız var mı?

Evet var. Mesela bugün Antalya Konyaaltı Belediye Başkan adayımızı açıkladık. Uzun zamandır birlikte yürüdüğümüz yoldaşımız Yunus Başaran. Konyaaltı’nda iddialıyız. İstanbul Beşiktaş için kadın aday göstereceğiz. Her kentte eşit kadın aday temsiline büyük önem veriyoruz. Sürpriz isimlerimiz var!

Türkiye'nin en hızlı ve kolay okunan internet magazin medya haber gazetesi "gazetemag.com" da günün en güncel haberlerini, aynı zamanda arşivimizi takip edebilir, okuyabilir ve sosyal medyada paylaşabilirsiniz...
GazeteMAG Arşiv Haberler

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmanız için çerez kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanmayı kabul etmiş sayılırsınız.TAMAMDetaylı bilgi için tıklayınız.