Psikolojik Danışma Uzmanı ve Holistik Yaşam Koçu Kübra Demirbağ, öfkeyi kontrol edememenin değişik olumsuz sonuçlar doğuracağının altını çizerken, bireyler için farklı teknikler önerisi getirdi.
BURSA (İGFA) – Öfkenin, heyecan, üzüntü ve mutluluk gibi doğal bir duygu olduğunu vurgulayan Psikolojik Danışma Uzmanı ve Holistik Yaşam Koçu Kübra Demirbağ, bu hissin kontrol altında tutulamaması halinde öfke patlamasının meydana geldiğini söyledi. Hiçbir şeye öfkelenmemenin normal bir duygu olmadığı gibi öfkenin kontrolünün de yapılamamasının da anormal olduğunu kaydeden Demirbağ, “Öfke kontrol altına alınamazsa kişi ve çevresindekiler için telafisi mümkün olmayan zararlara sebep olabilir. Öfke kontrolü çocukluktan itibaren aileden öğrenilebildiği gibi, yetişkinlerde eğitimle de sonradan kazanılabilen bir durumdur” diye konuştu.
Öfke belirtilerini sıralayan Demirbağ, “Kalp hızında artış, sık nefes alıp verme, nefes alıp vermede zorlanma, dişleri gıcırdatma, elleri sıkma ve ellerde terleme, ayakları oynatma, kan basıncının artması, kendini kötü hissetme, sakinliğin kaybolarak saldırgan bir tutuma girme, yüksek sesle konuşmak” dedi.
Öfke patlama aşamasına gelmeden kontrolün sağlanması için değişik teknikler bulunduğunu açıklayan Kübra Demirbağ, “Öfkeli olduğunuzda ve hatta patlama noktasına geldiğinizde tepki vermek yerine derin derin birkaç kez nefes alıp verin. Ve sakin bir şekilde tepkinizi vermek için bir süre bekleyiniz. Bu bekleme esnasında geriye doğru sayı saymak dakikalar içerisinde sakinleşmenizi sağlayabilir. Sizi öfkelendiren durumun sizin için gerçekten çok önemli olup olmadığını tepki vermeden önce değerlendirin. Bu bekleme süresinde müsait bir yere oturup gözlerinizi kapayıp hiçbir şey düşünmemeye çalışınız, ya da ortam müsait ise açık havaya yürüyüşe çıkabilirsiniz. Öfkelendiğiniz kişi ailenizden birisi, yakın arkadaşınız ya da işyerinden bir arkadaşınız olabilir. Vereceğiniz tepkinin onu kaybetmenize sebep olabileceğini düşünün ve öfke patlamanızın buna değip değmeyeceğini bir kez daha değerlendirin. Onlarla geçirdiğiniz güzel anılarınızı hatırlayın. Karşınızdakini suçlamadan, yargılamadan ve ona hakarete varan sözler söylemeden önce öfkelendiğiniz konuda sadece karşınızdaki değil sizin de suçlu olup olmadığınızı düşününüz. Tüm bunlar yararlı olmuyorsa sakinleşene kadar hemen ortamı terk ediniz. Tepkinizi vermek için bekleme sürecinde sizi seven güvendiğiniz bir kişiye konuyu açıp onun görüşlerini alabilirsiniz” ifadelerini kullandı.