İŞTE! Öfkenizi kontrol altına almanın yolları

Aşırı öfkeli biriyseniz öfkenizi kontrol altına almak ve kendinizi sakinleştirmek için bazı önlemler alabilirsiniz.

Öfkenin sağlıklı her insanda bulunan, beyinde belli ödül sistemlerini aktif hale getiren bir duygu olduğunu dile getiren uzmanlar, “Öfke, adrenalin salınımına yol açar, stres hormonu kortizol düzeyini azaltır. Bu yüzden doğal bir ödüllendiricidir, zamanla bağımlılığa dönüşebilir” diye konuştu.

Öfkenin şiddet değil, sağlıklı her insanda bulunan bir duygu olduğunu dile getiren Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi AMATEM’den Uzman Klinik Psikolog Saadet Merih Çengel, “Öfke duygusu her durumda sağlıklıdır ancak bu duygunun yol açtığı agresif ve saldırgan davranışlar sağlıksız iletişime yol açar” şeklinde konuştu.

Öfke doğal bir ödüllendiricidir
Öfkenin beyinde, belli ödül sistemlerini aktif hale getiren, adrenalin salınımına yol açan, stres hormonu kortizol düzeyini azaltan bir duygu olduğunu ifade eden Psk. Çengel, “Bu bağlamda öfke için doğal bir ödüllendirici demek mümkün. Kişinin çözüm odaklı ve sonuç odaklı öfkeden kendisini rahatlatma, güç gösterme amaçlarıyla sıkça öfke yaşaması zaman içinde bağımlılığa dönüşür” dedi.

Öfke tehditlere karşı koruyucudur
Sağlıklı her bireyin zaman zaman yaşadığı, koruyucu özellikleri olan bir duygu olan öfkenin; özgüven, sosyal saygınlık, hak-haksızlık, aidiyet, grup saygınlığına yönelik bir tehdit olduğu takdirde ortaya çıktığını söyleyen Psk. Çengel, “Aslında öfkenin evrimsel temelleri vardır, bir tehditle karşılaştığımızda kendimizi bu tehditle karşı korumak ve en iyi baş etme stratejilerini belirleyebilmek için öfkeleniriz” ifadelerini kullandı.

Öfke öğrenilebiliyor
Öfkenin toplumdan topluma değişen özellikleri olduğunu belirten Psk. Çengel, “Öfkenin temellerini biyolojik genetik ve sosyal öğrenme olarak açıklayabiliriz. Biyolojik genetikte beyindeki dürtü ile ilgili merkez daha aktif olan insanlar daha çabuk öfkelenir. Sosyal öğrenmede ise şu örneği verebiliriz. Varsayalım babanın bir haksızlığa uğradığı durumda gösterdiği yaklaşımda çocuk neye nasıl tepki vereceğini öğrenir. Dolayısıyla sosyal otorite figürlerinin tepki tarzı kişinin öfkeyi nasıl ifade edeceğinde belirleyicidir. Biz toplum olarak gitgide daha öfkeli oluyoruz, bu otorite figürlerinin öfke katsayısı ile doğru orantılıdır” açıklamasında bulundu.

Öfke empatiyi artırabiliyor
Öfke duygusunun empatiyi artırabildiğini söyleyen Psk. Saadet Merih Çengel, “Çatışmalı olduğumuz ilişkide nefret, kaygı, korku, hüzün duygularına kıyasla daha yoğun öfke duygusu yaşayan kişi o çatışma sırasında daha empatik bir yaklaşım sergiler. Örneğin 2007 yılında İsrail Filistin Zirvesi öncesinde İsrailliler üzerinde yapılan çalışmada hâkim duygusu yalnızca öfke olan kişilerin zirvede daha çözüm odaklı ve empatik yaklaşımda bulunduğu gözlemlenmiştir” şeklinde kaydetti.

Öfke kontrolü sorununda mutlaka destek alınmalı

Öfke kontrolü sorunu yaşayan kişilerin öfke duygusunun dışa vurumu ile ilgili sadece şiddet yolunu izlediğini söyleyen Psk. Çengel, “Öfke özellikle bu kişilerde daha sık gözlemlenir ve kişinin ilişkilerinde problem yaşamasına neden olur. Bu kişiler, en olumsuz sonuç senaryosuna daha çok odaklanırlar ve problemlerin ancak agresif tepkiler ile çözülebileceğine yönelik inanışları vardır” diye konuştu. Öfke kontrolü yaşayan kişinin iş, aile, sosyal yaşam alanlarında sıkıntılar yaşadığını belirten Psk. Çengel, çevresi ve kendisi için tehdit oluşturan bu durumla mücadelede mutlaka profesyonel destek alınması gerektiğini belirtti.

Öfkeden korunmak için alınabilecek önlemler

Aşırı öfkelenen kişilerin bazı önlemlerle kendilerini sakinleştirebileceğini dile getiren Psk. Çengel, bu önerileri şöyle sıraladı:

– Erteleme yöntemi kullanılabilir. Birey, öfke yaşadığı sırada karşısındaki kişiyle etkileşime girmeden bir saat bekleyip sakinleşmeli. Özellikle şiddet eğilimi varsa öfkenin azalması beklenmeli.

– Düzenli egzersiz ve spor yapmak öfkeyi azaltabilir. Düzenli spor ile birlikte zihnin ve bedenin öfkeye verdiği tepkiler düzene girmektedir.

– Nefes egzersizleri ile bedeni sakinleştirmek mümkün olabilir. Algı sistemi daha esnek hale getirilmeli.

– Negatifte olan odak noktası pozitife kaydırılmalı ve sorunun çözümü için ne yapılması gerektiği düşünülmeli.”

Psikolog Saadet Merih Çengel, aşırı öfkeli kişilere yaklaşım konusunda da “Öncelikle kendimizi korumalı ve güvende olduğumuzdan emin olmalıyız. Karşımızdaki kişinin tehlikeli düzeyde öfkeli olduğunun farkındaysak, konuyu ve çözüm arama girişimlerini ertelemeli ve net bir sınır koymalıyız” dedi.

Türkiye'nin en hızlı ve kolay okunan internet magazin medya haber gazetesi "gazetemag.com" da günün en güncel haberlerini, aynı zamanda arşivimizi takip edebilir, okuyabilir ve sosyal medyada paylaşabilirsiniz...
GazeteMAG Arşiv Haberler

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmanız için çerez kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanmayı kabul etmiş sayılırsınız.TAMAMDetaylı bilgi için tıklayınız.